• SAVCILARA SUÇ DUYURUSU

    Sağlık-Sen Aydın Şube Başkanı A. Baki Karaer hakkında ortaya atılan iddialar ciddi şekilde ele alınıp sorgulanmalıdır. Hastanede röntgen teknisyeni iken maaşından başka geliri olmadığı bildirilen Sağlık-Sen Aydın Şube Başkanı A. Baki Karaer’in son 1,5 yıl içinde hesapları mucizevi bir şekilde nasıl kabarmıştır?

    17:33:33 | 2014-05-05

     

     

    Sevgili okurlar;

     

    Sağlık-Sen Aydın Şube Başkanı A. Baki Karaer hakkında bir ihbar mektubunu 27 Nisan 2014 Pazar günü “Aydın Valisi Erol Ayyıldız’a ihbar mektubu” başlığı altında paylaşmış, yetkililerin ortaya atılan iddiaları araştırıp sonuca ulaştırmasını kamuoyu adına talep etmiştik.

     

    Yayınladığımız ihbar mektubu kamuoyunda büyük yankı buldu. Doğru cevapları elbette yetkililer soruşturup bir sonuca ulaşacaktır. Doğruların bulunması da yargının devreye girmesiyle ancak anlaşılır.

     

    Biz sorumlu gazetecilik anlayışımızla, yazıya gelen yorumların yanı sıra Sağlık-Sen Aydın Şube Başkanı A. Baki Karaer’in vekili Avukat İsmail Kelleroğlu’nun açıklamalarına da haber sitemizde yer verdik.

     

    İhbar mektubunda, “suç duyurusu” niteliğinde sorular yer almıştır. Yayınımız ise Karaer’in vekili Avukat İsmail Kelleroğlu tarafından “Karalama” olarak nitelendirilmiş, yazı altına ısrarla gönderilen bir yorumda da, “Sayın yönetici ilgili makalede yer alan haber gerçeklerden çok uzakta olup tamamen bir karalamadır. Sizin sitenizle birlikte bu haberi giren diğer 3 internet sitesine uyarı amaçlı mailler gönderilmiş olup site sahipleri geri dönüş bildirerek haberi sitelerinden kaldırmışlardır. Siz yönetim olarak bir geri dönüş de bulunmadınız. Bizde bu sebepten ötürü ilk mailimiz tekrar yazıyoruz: ‘Sitenizde yayınlanan haber gerçekleri saptırmakta olup bahsi geçen kişiler ve firmalar olumsuz etkilenmektedir. Bu makaleyi acilen sitenizden kaldırmanızı rica ederiz. Aksi takdirde siteniz hakkında yasal süreci başlatarak olayı mahkemeye taşıyacağımızı tekrar bildiririz. İlginiz için şimdiden teşekkür eder ve geri dönüşünüzü bekleriz' ifadeleriyle gözdağı verilmek istenmiştir.

     

    İstedik ki, yasal haklarını kullanıp konuyu yargıya taşısınlar. İstedik ki, yargı süreci içinde gerçekler su yüzüne çıkarılsın. Biz, Aydın Gündem İnternet Gazetesi olarak konunun yargıya taşınması taraftarıyız.

     

    “Vali’ye ihbar mektubu” başlığını taşıyan yazı sorulardan ibarettir. Soruların gerçeği yansıtıp yansıtmadığı başlatılacak bir soruşturma sonucu ortaya çıkarılabilir. Sitemizi “Karalama” yapıyor diye suçlamak, “gerçeği yansıtmıyor” sözleriyle itham etmek yerine gerçekler su yüzüne çıkarılmalıdır.

     

    Yayınlanan ihbar mektubundaki sorular buz dağının görünen yüzüdür.

     

    Buz dağının diğer yüzünün açığa çıkarılması için Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı’nın iddialarla ilgili soruşturma başlatıp kamuoyu adına gerçeklerin ortaya çıkarılması gerekmektedir.

     

    Soruşturulması gereken iddiaların bazıları şöyledir:

     

    1) Sağlık-Sen Aydın Şube Başkanı A. Baki Karaer’in kullandığı 42 CUF 52 plakalı araç ve Yönetim Kurulu Üyesi Muharrem Başkaya’nın kullandığı 42 CUE 98 plakalı araç Konya’da faaliyet gösteren Falez Mobilya’ya ait değil midir? Söz konusu araçlar Falez Mobilya’nın MESPA adlı firmaya olan borçları karşılığı önce MESPA firmasına daha sonra da ilgili şahısların kullanımına tahsis edilmemiş midir? Başkanın kullandığı aracın yakıt giderlerinin sendika aidatlarından karşılanması için karar alınmamış mıdır?

     

    2) Sağlık-Sen Aydın Şube Başkanı A. Baki Karaer ve dönemin Sağlık-Sen Denizli Şube Başkanı (Sağlık-Sen Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi) Kemal Çırak, MESPA Firması tarafından Dubai’deki “Arab Health Fuarı”na götürülmemişler midir?

     

    3) MESPA Firması Sağlık-Sen Aydın Şube’sinin dağıtacağı fincanlara sponsor olmamış mıdır? Ayrıca fincanlar sendika aidat dönüşümlerinde gider olarak gösterilmemiş midir? MESPA Firması bu ilişkileri kullanarak DMO aracılığı ile sadece Aydın Devlet Hastanesi’ne 200 bin TL. ürün satmamış mıdır?

     

    4) Sağlık-Sen Genel Merkezi’nden Aydın Şubesine ortalama her ay gönderilen 13-15 bin TL para nasıl ve ne şekilde harcanmaktadır? Gelen bu paraların nerelerde ne şekilde harcandığı ortaya çıkarılmalıdır.

     

    5) Aydın Memur-Sen İl Temsilcisi ve Aydın Sağlık-Sen Şube Başkanı A. Baki Karaer, Sağlık-Sen Yönetim Kurulu Üyesi Muhterem Başkaya ve Hasan Akköprü ile birlikte 27.07.2011 tarihinde S.S. Memur Kent Konut Yapı Kooperatifi’ni kurmamışlar mıdır? Kurulan bu kooperatifin yönetimine Sağlık-Sen dışında başka bir sendikadan neden üye alınmamıştır? Kooperatifin işlerini yapmak üzere KOR Ajans isimli inşaat şirketi İl Sağlık Müdür Yardımcısı Ramazan Tozlu ve kardeşi tarafından fason olarak kurulup, 4 ay içinde neden Durmuş Ali Durak ve Tedavi Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Orhan Koç’un yeğeni olduğu söylenen Yavuz Küçükönder isimli kişilere devredilmiştir? Memur-Kent Kooperatifi inşaatlarının yapımı aşamasında Kooperatif Başkanı olan Muharrem Başkaya’ya hangi doktorlar 235 gün rapor vermiştir? Depresyon hastası ve raporlu olan Muharrem Başkaya bu işleri nasıl takip etmiştir? İnşaat işleri bittikten sonra 16.04.2013 tarihinde KOR Ajans Ltd. Şti. ortağı Durmuş Ali Durak hissesini Memur Kent Kooperatif Başkanı Muhterem Başkaya’nın erkek kardeşi Ferdi Başkaya’ya devir etmemiş midir? KOR Ajans ortakları Yavuz Küçüköner ve Ferdi Başkaya 13.06.2013 tarihinde hisselerini Mutlu Karaca isimli kişiye neden devir etmiştir?

     

    6) Hastanede röntgen teknisyeni iken maaşından başka geliri olmadığı bildirilen Sağlık-Sen Aydın Şube Başkanı A. Baki Karaer’in son 1,5 yıl içinde hesapları mucizevi bir şekilde nasıl kabarmıştır? Karaer, 1,5 yıl içinde kendi adına değeri 270 bin TL eden üç adet ev satın almamış mıdır? Bindiği özel arabası Nissan Jeep değil midir? 60 bin TL değerinde bir dağ evi yaptırmamış mıdır? Toplam değeri 60 bin TL olan iki araba sahibi değil midir? Bunun dışında aile fertleri adına kooperatiften dört ev satın aldığı doğru değil midir? Mal varlığındaki artışlar bu güne kadar hiç araştırılmış mıdır?

     

    7) A. Baki Karaer’in, Orhan Koç ile ilişkilerini kullanıp Aydın’da bir korku imparatorluğu kurduğu da konuşulmaktadır. Yaşanan bu olaylardan haberdar olanlar konuşmak istediklerinde sürgün tehdidi altında kaldıkları doğru değil midir? Ayrıca yüklü paralar karşılığı tayinler yapıldığı iddiaları da soruşturmaya değer konulardır. Eşi Zehra Karaer’i nüfus kullanarak Müdür yaptırdığı, kendisine karşı olanları makamlardan almakla, tayin etmekle tehdit ettiği gerçek değil midir?

     

    Bu iddialar ciddi şekilde ele alınıp sorgulanmalıdır.

     

     

    Muharrem Başkaya’ya için düzenlenen heyet raporunun sadece bir bölümü..